Şiddet Nedeniyle Boşanma Davası

Şiddet Nedeniyle Boşanma Davası

Terk nedeniyle boşanma davası, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 164. maddesinde özel bir boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir. Bu dava türü, eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla ortak yaşamı terk etmesi halinde diğer eşin açabileceği bir davadır.

Terk Nedeniyle Boşanma Davasının Şartları:

Terk nedeniyle boşanma davasının açılabilmesi için belirli şartların bir arada bulunması gerekir:

  1. Ortak Konutun Terk Edilmesi (Gerçek ve Yapıntı Terk):

    • Gerçek Terk: Eşlerden birinin kendi iradesiyle ortak konutu terk etmesi ve geri dönmemesidir.
    • Yapıntı Terk: Eşlerden birinin diğerini haklı bir sebep olmaksızın ortak konuttan ayrılmaya zorlaması (örneğin şiddet uygulaması, eve almaması gibi) durumunda, evi terk eden eş değil, terk etmeye zorlayan eş kusurlu sayılır ve terk edilen eş bu nedenle dava açabilir.
  2. Terk Eden Eşin Haklı Bir Sebebinin Bulunmaması (Kusur Şartı):

    • Terk eden eşin, ortak konutu terk etmesinde geçerli bir nedeninin olmaması gerekir.
    • Hastalık, hapis cezası, askerlik, yurt dışında çalışma zorunluluğu, eğitim gibi geçerli nedenlerle ortak yaşam alanından ayrılan eş, diğerini terk etmiş sayılmaz. Ancak bu meşru neden ortadan kalktığında eşin geri dönmesi beklenir; aksi halde terk gerçekleşmiş kabul edilebilir.
  3. Ayrılığın Kesintisiz En Az 6 Ay Sürmesi:

    • Eşlerin fiilen ayrı yaşamaya başlamasından itibaren en az altı aylık kesintisiz bir süre geçmiş olmalıdır. Bu süre dolmadan dava açılamaz.
  4. “Eve Dön” İhtarının Gönderilmesi:

    • Terk edilen eş, terk eyleminin üzerinden en az dört ay geçtikten sonra, terk eden eşe noter aracılığıyla veya mahkeme yoluyla bir “eve dön” ihtarı göndermelidir.
    • İhtarın İçeriği ve Şartları:
      • İhtar, terk eden eşin ortak konuta dönmesi gerektiğini açıkça belirtmelidir.
      • Ortak konutun adresi belirtilmeli ve ortak yaşama elverişli (yaşanabilir, temel ihtiyaçları karşılayan) olması gerekmektedir.
      • İhtarın samimi olması, yani terk edilen eşin gerçekten ortak hayatı sürdürme niyeti taşıması gerekir. Yargıtay, sırf dava şartlarını tamamlamak amacıyla yapılan, samimiyetten uzak ihtarları geçersiz sayabilir.
      • Terk eden eşin geri dönmesi için gerekli yol masrafı gibi giderler, ihtarla birlikte gönderilmelidir.
      • İhtarda, iki ay içerisinde ortak konuta dönülmemesi halinde boşanma davası açılacağı açıkça belirtilmelidir.
      • İhtar tebliğ edilmiş olmalıdır. Eğer terk eden eşin adresi bilinmiyorsa, ihtar ilanen de yapılabilir.
  5. İhtardan Sonra 2 Ay İçinde Dönmeme:

    • Gönderilen ihtardan sonra iki aylık süre içinde terk eden eşin ortak konuta dönmemiş olması gerekmektedir. Bu iki aylık süre dolmadan dava açılamaz; aksi halde dava usulden reddedilir.


Önemli Hususlar:

  • İspat Yükü: Terk nedeniyle boşanma davasında ispat yükü davacıdadır. Davacı, terk olgusunu ve kanuni şartların oluştuğunu ispat etmekle yükümlüdür.
  • Kusur: Terk nedeniyle boşanma, kusura dayalı özel bir boşanma sebebidir. Terk eden eşin kusurlu olması şarttır.
  • Affetme: Terk edilen eş, ihtar gönderdiği anda terk eden eşin önceki kusurlarını affetmiş sayılır. Dolayısıyla, ihtar çekildikten sonra terk eden eşin önceki kusurları gerekçe gösterilerek boşanma davası açılamaz. Bu nedenle, genellikle terk davası açmadan önce genel boşanma nedenleri (evlilik birliğinin sarsılması) ile dava açma imkanı değerlendirilmelidir.
  • Tazminat Talebi: İhtar çekildikten sonra önceki kusurlar affedildiği için, terk nedeniyle boşanma davasında genellikle maddi ve manevi tazminat talep edilemez. Ancak genel boşanma sebebine dayalı dava açılırsa tazminat talebinde bulunulabilir.

Terk Nedeniyle Boşanma Davası Avukatı

Neden Terk Nedeniyle Boşanma Davası İçin Avukat Gerekli?

  1. Dava Şartlarının Doğru Tespiti ve İspat: Terk nedeniyle boşanma davasının kendine özgü ve kanunla belirlenmiş katı şartları vardır (6 ay ayrılık, ihtar çekme, 2 ay ihtar süresi gibi). Bu şartlardan herhangi birinin eksik veya hatalı olması, davanın reddedilmesine yol açabilir. Avukat, bu şartların doğru bir şekilde oluşup oluşmadığını değerlendirir ve ispat yükünü yerine getirmek için gerekli delilleri toplar.
  2. İhtarname Süreci: “Eve dön” ihtarının usulüne uygun bir şekilde hazırlanması, noter aracılığıyla gönderilmesi ve tebliğ sürecinin takibi kritiktir. İhtarın içeriği, samimiyeti ve hukuki sonuçları konusunda avukatın deneyimi çok değerlidir. Yanlış veya eksik bir ihtar, davanın baştan kaybedilmesine neden olabilir.
  3. Hukuki Sürecin Yönetimi: Dava dilekçesinin hazırlanması, delillerin sunulması, tanıkların dinlenmesi, mahkeme duruşmalarına katılım ve hukuki argümanların sunulması gibi tüm yargılama süreci avukat tarafından titizlikle yönetilir.
  4. Hak Kayıplarının Önlenmesi: Özellikle nafaka, tazminat ve mal paylaşımı gibi “boşanmanın ferileri” denilen konularda hak kaybı yaşanmaması için avukatın hukuki bilgisi ve stratejisi hayati önem taşır. Terk davasında tazminat taleplerinin durumu, ihtarın samimiyeti ve önceki kusurların affı gibi hassas noktalar, avukat tarafından dikkatle değerlendirilir.
  5. Psikolojik Destek: Boşanma süreci, taraflar için duygusal olarak yıpratıcı olabilir. Avukat, hukuki süreci profesyonelce yöneterek müvekkilin üzerindeki yükü hafifletir ve tarafsız bir bakış açısıyla yol gösterir.
  6. Güncel Yargıtay Kararlarının Takibi: Aile hukuku ve boşanma davaları alanında Yargıtay’ın güncel içtihatları, davaların seyrini etkileyebilir. Alanında uzman bir avukat, bu gelişmeleri takip ederek davayı en doğru şekilde yönlendirir.


Avukat Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler:

  • Aile Hukuku Alanında Uzmanlaşmış Olması: Boşanma davaları, aile hukukunun özel bir alanıdır. Bu alanda deneyimli ve uzmanlaşmış bir avukatla çalışmak önemlidir.
  • İletişim ve Güven: Avukatınızla iyi bir iletişim kurabilmeli ve ona güven duyabilmelisiniz. Dava süreci boyunca sizi düzenli olarak bilgilendirmesi ve sorularınıza açık cevaplar vermesi önemlidir.
  • Referanslar ve Deneyim: Daha önceki müvekkillerden referans almak veya internet üzerindeki yorumları incelemek size fikir verebilir.
  • Ücret Konusunda Şeffaflık: Avukatlık ücretleri, Türkiye Barolar Birliği ve yerel barolar tarafından belirlenen asgari tarifeler çerçevesinde belirlenir. Avukatınızın ücret politikası hakkında baştan şeffaf olması ve olası ek masraflar konusunda sizi bilgilendirmesi önemlidir. (2025 yılı için TBB Asgari Ücret Tarifesi’ne göre boşanma davaları için avukatlık ücreti KDV hariç en az 30.000 TL’dir. Yerel baroların tavsiye niteliğindeki tarifeleri ise bu miktarın üzerinde olabilir. Örneğin, Ankara Barosu’nun 2025 tavsiye tarifesinde çekişmeli boşanma davası için 127.250 TL gibi bir rakam yer almaktadır.)

Terk Nedeniyle Boşanma Davası Dilekçesi

[MAHKEMENİN ADI] AİLE MAHKEMESİ’NE

DAVACI : [Adınız Soyadınız] [T.C. Kimlik Numaranız] [Adresiniz]

VEKİLİ : [Avukatınızın Adı Soyadı] (Varsa) [Adresi] [Baro Sicil Numarası]

DAVALI : [Eşinizin Adı Soyadı] [T.C. Kimlik Numarası] [Bilinen Adresi]

KONU : Terk Nedeniyle Boşanma Talebimizdir.

DAVA DEĞERİ : (Harca esas değerdir, genellikle sembolik bir miktar belirtilir, örn: 500,00 TL)

AÇIKLAMALAR

  1. Evlilik Birliğinin Kurulması ve Ortak Yaşam: Davalı [Eşinizin Adı Soyadı] ile [Evlilik Tarihi] tarihinde evlendik. Evlilik birliğimizden [Çocuk Sayısı] müşterek çocuğumuz bulunmaktadır. Müşterek çocuklarımızın adı ve doğum tarihleri şöyledir: [Çocukların Adları ve Doğum Tarihleri]. Ortak yaşamımıza [Ortak Yaşamın Başladığı Adres] adresinde başladık ve [Terk Tarihine Kadar Yaşadığınız Adres] adresinde devam etmekteydik.

  2. Davalı Eşin Ortak Konutu Terk Etmesi: Evliliğimizin devam ettiği süreçte davalı eş, [Terk Tarihi] tarihinde, herhangi bir haklı sebep olmaksızın ve evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek kastıyla ortak konutumuzu terk etmiştir. Terk ettiğinden bu yana ortak konutumuza geri dönmemiştir ve ortak yaşam birliğimiz fiilen sona ermiştir. Davalı, bu tarihten itibaren [varsa, terk eden eşin başka bir adrese taşındığı bilgisi/varsa terk sebebinin gerçek dışı olduğu veya tamamen keyfi olduğu ile ilgili kısa bilgi verilebilir].

  3. Yasal Sürelerin Dolması ve İhtar Çekilmesi: Davalı eşin ortak konutu terk etmesinin üzerinden Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesinde belirtilen yasal süre olan dört aydan fazla bir süre geçmiştir. Davalı eşin dönmemesi üzerine, ortak yaşamı yeniden kurmak amacıyla ve yasal şartları yerine getirmek adına, [İhtarnameyi Çektiğiniz Tarih] tarihinde [Noterin Adı ve Yeri] [Noter Yevmiye Numarası] numaralı ihtarname ile davalı eşe “ortak konuta dönmesi” çağrısında bulunulmuştur. İhtarnamede, ortak konutun yaşanmaya elverişli olduğu, geri dönme masraflarının karşılanacağı ve iki ay içerisinde dönülmemesi halinde boşanma davası açılacağı açıkça belirtilmiştir.

  4. İhtarın Tebliği ve Sürelerin Geçmesi: Söz konusu ihtarname, davalı eşe [İhtarnamenin Tebliğ Tarihi] tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. İhtarın tebliğ edilmesinden bu yana Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesinde öngörülen iki aylık süre de dolmuş olmasına rağmen, davalı eş ortak konutumuza geri dönmemiştir. Davalı eşin bu davranışları, evlilik birliğinin temelden sarsıldığının ve müşterek hayatın sürdürülmesinin imkansız hale geldiğinin açık bir göstergesidir.

  5. Terk Nedeniyle Boşanma Şartlarının Oluşması: Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle, Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesinde düzenlenen terk nedeniyle boşanma davası açma şartları eksiksiz bir şekilde oluşmuştur. Ortak yaşam birliğimizin sürdürülemez hale gelmesi ve davalının kusurlu terk eylemi nedeniyle evliliğimizin sonlandırılması zaruri hale gelmiştir.

HUKUKİ SEBEPLER : Türk Medeni Kanunu m. 164 ve ilgili diğer yasal mevzuat.

HUKUKİ DELİLLER : Nüfus kayıt örnekleri (Evlenme Cüzdanı, Nüfus Kayıt Örneği), [Noter Adı] [Noter Yevmiye Numarası] sayılı ihtarname ve tebligat şerhi, tanık beyanları (tanık isimleri ve adresleri biliniyorsa belirtilebilir), yemin, keşif, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasal delil.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah edilen ve re’sen nazara alınacak sebeplerle;

  1. Davalı [Eşinizin Adı Soyadı] ile aramızdaki evlilik birliğinin TERK NEDENİYLE BOŞANMAYA karar verilmesini,
  2. Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.

[Tarih]

DAVACI [Adınız Soyadınız] [İmzanız]

Terk Nedeniyle Boşanma Davası Yargıtay Kararları

Terk nedeniyle boşanma davası, Türk Medeni Kanunu’nun 164. maddesinde özel bir boşanma sebebi olarak düzenlenmiş olup, Yargıtay’ın bu konudaki kararları, davanın incelenmesi ve değerlendirilmesinde büyük önem taşımaktadır. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, aile hukuku davalarında temyiz mercii olarak, terk nedenine dayalı boşanma davalarına ilişkin içtihatlarıyla uygulamaya yön vermektedir.

İşte Yargıtay kararları ışığında terk nedeniyle boşanma davasının temel prensipleri ve dikkat edilmesi gereken noktalar:

1. Terk Edenin Kusuru ve Haklı Sebep Yokluğu:

  • Temel Şart: Terk, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla, haklı bir sebep olmaksızın ortak konutu terk etme ve geri dönmeme eylemini ifade eder. Yargıtay, her ortak konuttan ayrılmayı terk olarak kabul etmez. Eşin ayrılmasında haklı bir sebebi varsa (örneğin şiddet görmesi, can güvenliğinin tehlikede olması, eşin evi terk etmeye zorlaması, zührevi hastalık gibi), bu durumda terk gerçekleşmiş sayılmaz.
  • İspat Yükü: Terk nedeniyle boşanma davasında, terkin haklı bir nedene dayanmadığını ispat yükü davacıdadır. Ancak, davalı eşin evi terk etmeye haklı bir nedeni varsa, bu nedeni ispatlamak davalıya düşer. (Yargıtay 2. HD. 1995/999 E, 1995/1991 K)
  • Yapıntı Terk: Eşlerden birinin diğerini haklı bir sebep olmaksızın ortak konuttan ayrılmaya zorlaması veya eve dönmesini engellemesi halinde, evi terk etmeyen eş “terk eden” konumunda kabul edilir ve bu durumda terk edilen eşin terk nedeniyle dava açma hakkı doğar. (Yargıtay 2. HD. 06.07.2021, 2021/4276 E., 2021/5864 K.)

2. Süre Şartları:

  • Kesintisiz 6 Ay: Terkin üzerinden kesintisiz en az altı ay geçmiş olması gerekir. Bu sürenin ilk dört ayı içinde ihtar çekilemez, son iki ayı ise ihtar süresidir.
  • 4 Ay Bekleme Süresi: Terkin gerçekleşmesinden itibaren en az dört ay geçmeden ihtar çekilemez.
  • 2 Ay İhtar Süresi: İhtarın tebliğinden sonra iki aylık süre içinde eşin ortak konuta dönmemiş olması gerekir. Bu süre dolmadan açılan dava usulden reddedilir. (Yargıtay 2. HD. 3.10.2016 tarihli 1607/13333 sayılı karar)

3. “Eve Dön” İhtarının Şartları (Samimiyet ve Geçerlilik):

  • Samimiyet: Yargıtay, terk nedeniyle boşanma davasında en çok ihtarın “samimiyeti” üzerinde durur. İhtarın, gerçekten ortak hayatı yeniden kurma amacı taşıması ve barışma çağrısının samimi bir arzunun ürünü olması gerekir. Sırf boşanma davası açmak için şeklen çekilen, samimiyetten uzak ihtarlar geçersizdir ve bu durumda dava reddedilir. (Yargıtay 2. HD 1987/4045 E, 1987/4734 K)
    • Samimiyetsizlik Belirtileri (Yargıtay İçtihatlarından):
      • İhtar çeken eşin, ihtar öncesinde veya sonrasında eşe yönelik fiziksel/psikolojik şiddet uygulaması.
      • Eşine karşı “evli insan olacak biri değilim”, “seni istemiyorum” gibi beyanlarda bulunması.
      • Ortak konutu kasten yaşanmaz hale getirme, kapıyı kilitli tutma, anahtar vermeme.
      • İhtar çekildikten sonra bile evlilik birliğini devam ettirmeye yönelik olumlu bir tutum sergilememesi.
      • İhtarın tebliğ edilmesinden hemen sonra, eşin dönmesine fırsat vermeden genel boşanma davası açılması veya dava sırasında terk davası yanında genel boşanma sebeplerine de dayanılması (bazı durumlarda samimiyete gölge düşürebilir).
  • Ortak Konutun Yaşanılabilir Olması: İhtarname ile davet edilen ortak konutun, eşlerin birlikte yaşamasına elverişli, bağımsız ve temel ihtiyaçları (ısıtma, su, eşya vb.) karşılayabilecek nitelikte olması gerekir. Örneğin, eşin kendi ailesinin yanında oturmaya zorlandığı bir adres, Yargıtay tarafından uygun ortak konut olarak kabul edilmeyebilir. (Yargıtay 2. HD. 2022/9975 E., 2023/487 K.)
  • Yol Giderinin Gönderilmesi: Terk eden eşin ortak konuta dönebilmesi için gerekli yol masrafı (gidiş-dönüş ve konaklama dahil) ihtarla birlikte gönderilmelidir. Bu paranın, eşe ulaşabileceği “konutta ödemeli” veya “konutta teslim” şeklinde gönderilmesi gerekir; PTT şubesinden alınması gibi bir zorunluluk yüklenemez. Yeterli yol gideri gönderilmemesi, ihtarın geçersizliğine yol açabilir. (Yargıtay kararları)
  • Anahtar Teslimi: Ortak konutun anahtarının yerinin gösterilmemesi veya eşin eve girişinin fiilen engellenmesi de ihtarın geçersiz sayılmasına neden olabilir. (Yargıtay kararları)
  • İhtarda Yasal Sonuçların Belirtilmesi: İhtarda, eşin iki ay içinde dönmemesi halinde boşanma davası açılacağı açıkça belirtilmelidir.

4. Haklı Terk ve Eve Dönmemede Haklılık:

  • Eğer eş ortak konutu haklı bir sebeple terk etmişse (örneğin şiddet, aldatma, aşırı kıskançlık, ailesiyle yaşama zorunluluğu vb.), bu terk eylemi boşanma sebebi oluşturmaz.
  • Ancak, Yargıtay’a göre, ortak evi terkte haklı olan eşe, bu durum hayat boyu eşinden ayrı yaşama hakkı bahşetmez. Haklı sebep ortadan kalktıktan sonra eş hala ortak konuta dönmüyorsa ve ihtar çekilmişse, bu durumda terk nedeniyle boşanma davası açılabilir. Önemli olan, ihtar sonrası “dönmemekte haklılık” durumunun olup olmadığıdır.
  • Eşini annesiyle birlikte oturmaya zorlayan eşin boşanma davasında kusurlu olduğu ve bu durumda terk davası açamayacağı Yargıtay kararlarında belirtilmiştir. (Yargıtay 2. HD 2022/9975 Esas, 2023/487 Karar sayılı)

5. Terk ve Diğer Boşanma Sebepleri:

  • Terke dayalı boşanma davası, özel bir boşanma sebebidir. İhtar çekildikten sonra, ihtar çeken taraf, eşin önceki kusurlarını affetmiş sayılır. Bu nedenle, terk nedeniyle boşanma davası açılırken, ihtar öncesindeki kusurlara dayanarak tazminat talep edilemeyebilir. Ancak, terk eyleminden sonra ortaya çıkan yeni kusurlar veya genel boşanma sebeplerinin de birlikte değerlendirilmesi gerekebilir.

6. Yargılamanın Seyri:

  • Mahkeme, terk olgusunu, ihtarnamenin usulüne uygunluğunu, samimiyetini, tebligatları ve diğer kanuni şartların varlığını re’sen araştırır.
  • Hakim, karar vermeden önce taraflar arasında barışma ihtimalini değerlendirebilir ve hatta bazı durumlarda, evliliğin kurtarılabileceği kanaati varsa ayrılık kararı verebilir.

Terk Nedeniyle Boşanma Davası Ne Kadar Sürer

erk nedeniyle boşanma davasının süresi, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermekle birlikte, genel olarak çekişmeli boşanma davaları kapsamında değerlendirilir ve Ankara’daki bir aile mahkemesinde ortalama süreler şu şekilde tahmin edilebilir:

Davanın Yasal Ön Şartları ve Başlangıç Süreci (Zorunlu Bekleme Süreleri):

Terk nedeniyle boşanma davası açabilmek için belirli yasal sürelerin tamamlanmış olması şarttır. Bu süreler davanın mahkemeye sunulmasından önceki süreyi ifade eder:

  1. Terkin En Az 6 Ay Sürmesi: Eşin ortak konutu terk etmesinden itibaren kesintisiz en az 6 ay geçmiş olmalıdır. Bu 6 ayın ilk 4 ayı içinde ihtar çekilemez.
  2. İhtarın Çekilmesi ve Bekleme Süresi: Terkin üzerinden en az 4 ay geçtikten sonra, terk edilen eş, diğer eşe ortak konuta dönmesi için noter aracılığıyla veya mahkeme kanalıyla ihtar gönderir.
  3. İhtardan Sonra 2 Ay Bekleme: İhtarın tebliğ edilmesinden itibaren 2 ay içinde terk eden eşin ortak konuta dönmemiş olması gerekir. Bu 2 aylık süre dolmadan dava açılamaz.

Bu durumda, en erken terk fiilinin gerçekleşmesinden itibaren 6 ay sonra dava açma hakkı doğar.

Davanın Mahkeme Süreci (Dava Açıldıktan Sonra):

Dava açıldıktan sonraki süreç, genel çekişmeli boşanma davalarına benzer şekilde ilerler ve şu aşamaları içerir:

  1. Dilekçeler Aşaması:

    • Davacı dava dilekçesini sunar.
    • Dilekçe davalıya tebliğ edilir ve davalının 2 hafta içinde cevap dilekçesini sunma hakkı vardır.
    • Davacı, davalının cevap dilekçesine karşı 2 hafta içinde cevaba cevap dilekçesi sunabilir.
    • Davalı da buna karşı 2 hafta içinde ikinci cevap dilekçesini sunabilir.
    • Tebligat süreleri de dikkate alındığında, bu aşama ortalama 2-4 ay sürebilir. Eğer taraflardan biri yurt dışında ise tebligat süreleri 3 aya kadar uzayabilir.
  2. Ön İnceleme Duruşması:

    • Dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra mahkeme bir ön inceleme duruşması günü belirler. Bu duruşmada taraflar dinlenir, iddiaları ve delilleri belirlenir. Genellikle ilk duruşma ön inceleme duruşmasıyla birleşir.
    • Bu duruşmanın tarihi, dilekçeler aşamasının bitiminden ortalama 1-3 ay sonrasına verilebilir.
  3. Tahkikat Aşaması (Delillerin Toplanması):

    • Tarafların sunduğu delillerin toplanması (tanık dinlenmesi, bilirkişi incelemesi, HTS kayıtları, SGK kayıtları, banka kayıtları vb.) bu aşamada yapılır.
    • Bu aşama, delillerin niteliğine ve sayısına, tanık sayısına, mahkemenin iş yüküne göre ortalama 6 ay ile 1.5 yıl arasında sürebilir. Celse araları mahkemenin yoğunluğuna göre 3-4 ay bulabilir.
  4. Sözlü Yargılama ve Karar Aşaması:

    • Tahkikat tamamlandıktan sonra, taraflar son beyanlarını sunar ve mahkeme kararını açıklar.
    • Gerekçeli kararın yazılması ve taraflara tebliği ortalama 1 ay sürebilir.


Kanun Yolları (İstinaf ve Temyiz):

Mahkeme kararı tebliğ edildikten sonra tarafların yasal itiraz süreleri başlar:

  1. İstinaf (Bölge Adliye Mahkemesi):

    • Taraflar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yoluna başvurabilirler.
    • İstinaf mahkemesi (BAM), dosyayı ortalama 8-10 ay içinde inceler ve karar verir.
  2. Temyiz (Yargıtay):

    • İstinaf mahkemesinin kararına karşı, belirli durumlarda ve yasal şartlar varsa, 2 hafta içinde Yargıtay’a temyiz başvurusu yapılabilir.
    • Yargıtay’daki inceleme süreci, iş yüküne göre ortalama 1-2 yıl sürebilir.


Genel Süre Tahminleri (Ankara için):

  • Dava Öncesi Zorunlu Süre: 6 ay (terkin başlaması ve ihtar süreleri dahil)
  • İlk Derece Mahkemesi (Davanın Açılmasından Kararın Verilmesine Kadar): Ortalama 10 ay – 1.5 yıl (dilekçeler, ön inceleme, tahkikat aşamaları)
  • İstinaf Aşaması (Varsa): Ortalama 8 ay – 1 yıl
  • Temyiz Aşaması (Varsa): Ortalama 1 – 2 yıl


Toplam Süreler:

  • Sadece İlk Derece Mahkemesi (Terk sonrası fiilen): En az 6 ay yasal bekleme süresi + 10 ay – 1.5 yıl mahkeme süreci = Yaklaşık 1.5 – 2 yıl.
  • İstinaf Yolu Açık ve Kullanılırsa: Yaklaşık 2.5 – 3 yıl.
  • Temyiz Yolu Açık ve Kullanılırsa: Yaklaşık 3.5 – 5 yıl veya daha fazla.


Süreyi Etkileyen Faktörler:

  • Mahkemenin İş Yükü: Mahkemelerin yoğunluğu, duruşma günlerinin aralığını doğrudan etkiler. Ankara’daki Aile Mahkemeleri genellikle yoğun çalışır.
  • Delillerin Niteliği ve Toplanması: Tanıkların dinlenmesi, özellikle uzaktan veya şehir dışından gelmesi gereken tanıklar varsa, süreleri uzatabilir.
  • Tebligat Süreleri: Tarafların veya tanıkların adreslerinin tespiti ve tebligatların yapılması bazen zaman alabilir. Özellikle yurt dışı tebligatları süreyi önemli ölçüde uzatır.
  • Uyuşmazlık Konuları: Sadece terk nedeniyle boşanma isteniyor ve velayet, nafaka, tazminat, mal paylaşımı gibi ek talepler yoksa dava daha hızlı ilerleyebilir. Ancak bu talepler varsa, özellikle mal paylaşımı gibi konular davanın süresini uzatabilir.
  • Tarafların Tutumu: Tarafların uzlaşmacı olup olmaması, delil sunmadaki titizlikleri veya davayı uzatma çabaları süreci etkiler.
  • Avukatın Takibi: Alanında uzman ve davayı titizlikle takip eden bir avukat, sürecin daha hızlı ve düzenli ilerlemesine katkı sağlayabilir.